21st Ekim, 2014 | by Ozan İlginoğlu
0Dizi ve sinema sektörü için dökülen timsah göz yaşları
PR (Halkla İlişkiler) faaliyetleri dizi ve sinema sektöründe sıkça kullanılır. Biz her şeyde olduğu gibi bu alanda da basma kalıp fikirlere saplanıp kaldık ama o başka bir yazının konusu. Bu faaliyetler sırasında, çekimler sırasında yanan dekorlar, yaşanan oyuncu aşkları, başrol oyuncularının kavgaları ve birbirinin ardından söylenen sözler… Hepsi bu illüzyon dünyasının sanal gerçekleridir.
Konu oyuncu olunca rolü tüm 24 saate yayılıyor. Bir de yapımcı özellikle başrol oyuncularına bayıldığı paraların acısını çıkarmak istiyor. Onun için bu yolda yapılan her şey mubahtır. Biz izleyici olarak hep kamera önündekileri bilir ve tanırız. Ama arkasında Anadolu’da küçük bir köyü kuracak bir sürü set emekçisi vardır. Ve başrol oyuncusu cipiyle sete gelirken o otobüslerde aktara aktara setine ulaşır. Ama birlikte o sette saatlerce aynı nefesi solurlar.
Özellikle “Gezi” olayları sonrasında bazı sanatçılarda topluma dönüş başladı. Set işçileri akıllara geldi, çalışma koşulları sorgulanır oldu vb. Bu konuda yapımcı, oyuncu, çaycı, badanacı herkes konuştu ama ne hikmetse bir set işçisi konuşturulmadı. Çünkü birilerinde sanal gerçekler diğerinde gerçeğin ta kendisi vardı…
Bazı magazinsel ünlüler çıkıp set çalışma süreleri kısalmalıdır vb. açıklamalar yaptı. Yapımcı kanallara işin düştüğünü söyledi. Kanal izleyiciler bizi bu yola sokuyor dedi. Yine kabak Ayşe ve Mehmet’in başına patladı. Sonra yapımcı başrol oyuncuları bölüm başı çok fazla para alıyorlar değince, o oyuncuların bir anda sesi kısıldı. Bazı magazinsel oyuncular TV’ye çıkıp set işçileri az çalışmalı maaşları artırılmalıdır değince. TV yöneticileri tamam o zaman sizin paralarınızı düşürmek gerek değince yine bir anda sesler kesildi…
Benim bildiğim bir babayiğit başrol oyuncusu çıkıp şunu demedi, diyemedi. ” Evet bölüm başı aldığım miktarın bir kısmından feragat ettim, yapımcıya şartım şu oldu. Bana vereceğini o artı miktarı set işçilerine yansıtın” söyleyemedi. Ama her magazin muhabiri bölüm başı 80 bin lira alıyormuşsunuz sorusuna sadece gülüp geçti. Tamam kabul abarttı belki de muhabir. 30 bin al hadi 20 bin al…
Hani o TV kameraları karşısına geçip ağladığın set işçileri için al sana harika fırsat. Aldığın miktarın bir kısmını maaşlarına yansıt. Ama yapmaz, yapamaz… Çünkü bu işin en kolayı ağlamak, hatta timsah göz yaşları dökmek…
Bizdeki algı oyuncunun her daim kamera karşısında en iyi oynayanın makbul olması…
Var mı bir babayiğit başrol oyuncusu benim gibi düşünen, varsa lütfen gerçeğin ta kendisine çağrılıyorsunuz!