4th Aralık, 2014 | by Ozan İlginoğlu
0Ses kayıt cihazı bir gazeteci için ne kadar önemlidir?
Ahmet Hakan ve Yavuz Bingöl arasındaki malum durumu biliyorsunuz. Bilmeyenler de Google amcaya yazdığında sayfalarca bilgiye ulaşacaklar. Burada beni düşündüren ve aklıma takılan ses kayıt cihazı oldu.
10 yıl önce gazetecilik yapanlar bir fotoğraf makinesi bir de ses kayıt cihazının önemini çok iyi bilirler. İkisi de herkeste olmayan pahalı aletlerdi. Haber veya röportaj yapmaya gidecek olan muhabir kurum içinde ya önceden sıraya girer ya da bir boşluğu kollardı. Çünkü biliyoruz cümleler eğer kayıt altına alınmazsa uçar giderdi.
Özellikle siyasi ve magazinsel kişilikler röportaj sırasında şevke gelip her şeyi söyledikten sonra. Yayınladıkları an bunları ben söylemedim demeleri alışkanlık haline gelmişti. Sıkça “ben öyle demedim çarpıtılmış ya da kesip biçmişler cümleyi ne hale getirmişler” gibi lafları çok sık duyarız.
Staj için gelenlere de, söyleşilerimizde de hep aynı şeyi söylerim. Yazarak not alın ama sesleri kayıt altına almayı hiç unutmayın.
Geçenlerde bilgisayarda düzenleme yaparken yıllar önce yaptığım röportajların ses kayıtlarına ulaştım. Kimisi bu dünyadan göç etmiş kimisinin de bugün fikirleri 360 derece değişmiş.
Diğer bir konu sesi kayıt altına almak kadar, gazetecilerin duyduğunda tüylerini diken diken eden “deşifre”dir. Ahmet Hakan deşifre yapılmamış halini bugün köşesinde yayınlamış. Fark edenleriniz olmuştur, cümleler ne kadar devrik ve tutarsız. Konuşurken her zaman güzel cümleler kuramayız. Ama gazetecinin diğer bir işi de o devrik cümleleri toparlayıp anlaşılır hale getirmektir. İşte yukarıda az önce yazdığım “kesip biçmişler cümleyi ne hale getirmişler” serzenişinin çıkış noktası burada yatıyor.
Çoğu gazeteci röportaj yaptığı kişinin sözlerine sadık kalır ama bazıları hafiften istediği yöne çeker. İşte röportaj verenin sözünü ettiği an o andır….
Artık dönem değişti, teknoloji ulaşılabilir hale geldi. Yani cep telefonları 13 megapiksel’den aşağı fotoğraf çekmiyor. Bir de ses kaydını da yapıyor. Böyle olunca herkes bir bakıma muhabir adayı oldu. Ama yine de deşifreleme, derleme ve toplama işi gazeteciyi, iyi bir gazeteci yapıyor.
Off the record (kayıt dışı) olmadığı sürece gazeteci için her kelime önemlidir. Bir kişi yayınlanmamasını istediği şeyleri söylediyse bu cihazlar onun da arşivini güzelce yapıyor. Muhabirin ileride haksız duruma düşmesini engelliyor.
Ses kayıt cihazı sayesinde söz uçar, yazı kalır sözü değişiyor. Ses de kalır yazı da oluyor…